Kıymetini ve Değerini Kaybetmekte Olan Bir Bölüm
Kıymetini ve Değerini Kaybetmekte Olan Bir Bölüm! Kıymeti az bilinen ve gittikçe kıymeti, değeri azalmaya başlayan bir bölüm ile tanışalım Türk Dili Ve Edebiyatı.
Ülkemizde Edebiyat Fakültesinin en güzel ama bir o kadar da zor olan bölümü olan Türk Dili ve Edebiyatı bölümü, kıymetinin gün geçtikçe azalmaya başladığını görmekteyiz. Ülkemizde arka planda kimsenin duymadığı, kimsenin görmediği işler yapan, Türk Dili ve Edebiyatı bölümünün bu denli ilgisinin, gözdeliğinin ve değerinin kaybetmesi ne kadar doğru?
Biz Türk milleti olarak kültürü, dili, ataları ile ön plan çıkan, atalarına ve atalarının bırakmış olduğu her şeye bu denli sıkıya bağlı olan bir millet iken Türk Dili Ve Edebiyatı değer kaybetmesi gerçekten üzücü bir durum haline gelmiştir.
Türk Dili Ve Edebiyatı bölümünün akademik kadrosu sayın hocalarımız arka planda o kadar kıymetli işler yapıyorlar ki, yaşatmaya çalıştıkları bir Türk kültürü, Türk dili, Türklerin örf adet ve gelenekleri, Türk müziği, Türk şiiri gibi birçok kavramı yaşatmak ve canlı tutmak için ellerinden gelenin en iyisini yapmaktadırlar. Bunlar bakıldığında bazı insanlar için önemli gelmese de bu kavramların yaşatılmaya ve canlı tutulmaya çalışılması çok önemlidir.
Türk Dili Ve Edebiyatı
Çünkü bizi biz yapan en büyük değerler bunlardır. Bir kimliği, bir milleti ön plana çıkaran ana unsurlardan biri dili bir diğeri ise tarihidir. Milli bir dil ve kültürü ile ön plana çıkan Türkler, eski bir millet olması ve bu zamanlara kadar gelmiş olabilmesini yaşamış olduğu diline, kültürüne, örf ve adetlerine borçludur. İşte bunu arka planda hâla yaşatmaya çalışan ve yaşatmak için birçok çalışma yapan bölüm Türk Dili Ve Edebiyatı’dır.
Diğer bölümlerin de yapmış olduğu yardımlar sayesinde bugün hâla kültürümüzü, nereden geldiğimizi, dilimizi, Türk isminin nereden geldiğini bilebiliyoruz. Bunlar biz Türk milleti için en kıymetli şeylerdir. Ama son zamanlarda görüyoruz ki bu kavramlar gün geçtikçe önemsiz bir hale geliyor ve önemini yitiriyor. Oysa ki biz bu kavramlara çok şey borçluyuz bugün hâla dünyada bilinen bir isim olmamız bu kavramlar sayesindedir.
Türk Dili Ve Edebiyatı dersleri
Türk Dili ve Edebiyatı denildiğinde özellikle edebiyat dersi denildiğinde aklımıza sadece şiir, roman, hikaye gibi kavramlar gelmekte ve birçok Türk genci için ilgi çekici gelmemektedir. Oysa ki Türk Dili Ve Edebiyatı sadece bunlardan meydana gelmektedir. Bence okullarda Türk Dili Ve Edebiyatı sadece bir ders olarak verilmemelidir. Türk genci milli benliğini, kültürünü, dilini, nereden geldiğini unutmaması için farklı çalışmalar yapılıp bunları Türk gencine aktarmalı ve yaşamış olduğumuz değerler unutulmamalıdır. Bir Türk gencine ‘Türk milleti kimdir?’ sorusu sorulduğunda bülbül gibi şakıyıp Türk milletine ait olan bütün değerleri anlatabilmelidir.
Türk edebiyatını, dilini, tarihini, kültürünü, örf ve adetlerini, atalarını, ve atalarının bırakmış olduğu kıymetli eserleri kısacası bize dair olan her bir unsuru Türk genci yeteri kadar bilmeli ve cevap verebilmelidir. Bizi biz yapan bu kavramlar unutulmamalı ve unutturulmamalıdır. İşte Türk Dili Ve Edebiyatı bölümünü okumak isteyen bir öğrenci, bu değerleri daha detaylı öğrenebilmek ve ‘milletimiz için daha fazla ne yapabilirim’ diyerek okumalıdır.
Türk Dili Ve Edebiyatı bölümünden mezun olmuş hiçbir öğrenci iş olanaklarında kısıtlı kalmamalı ve sadece atama bekleyen bir öğretmen adayı olmamalıdır. Türk Dili Ve Edebiyatı bölümünü okuyan bir öğrenciye ‘Keşke daha iyi bir bölüm okusaydın, iş bulamazsın’ gibi cümleler kullanılmamalı, bunun yerine ‘Okuduğun bölüm gerçekten çok kıymetli biz Türk milleti için yaptığınız çalışmalardan dolayı teşekkür ederiz’ gibi cümleler kullanılmalıdır.
Türk Dili Ve Edebiyatı bölümü
Son zamanlarda Türk Dili Ve Edebiyatı bölümünün kıymeti kaybedilmesi ile Türk gençlerinde başka milletlere benzeme, onlar gibi olma, onlara özenme, dilimize yabancı kelimeleri bile isteye katma -ki Türk dili çok eski ve kökenli bir dil olmasına rağmen- gibi şeylerin olduğunu görmekteyiz. Kendi kültürümüz, adetlerimiz hor gözle bakılmakta, dilimiz küçümsenmektedir ve en kötüsü ise bunu yeni yetişen Türk gençleri yapmaktadır.
Başka milletlerin yaşayış tarzları kültürleri, dilleri Türk gencinin o kadar ilgisini çekmektedir ki kendilerine ait kültürden, konuşmuş oldukları dilden bihaberlerdir. Bu yüzden okullarda bu konu ile ilgili farklı çalışmalar yapılmalı yetişmekte olan çocuklarımıza bize ait şeyleri öğretip sevdirmemiz gerekmektedir. Biz Türkler Köklü bir millet ve köklü bir devletiz o yüzden Türk gençleri başka bir millete özenmemeli hatta öyle örnek olmalı ki başka milletler bize özenmelidir.
İşte bu kültürü, bu dili, bu örf ve adetleri yaşatmaya ve unutturmamaya çalışan bir bölümdür Türk Dili Ve Edebiyatı. Türk gençleri bu denli yozlaşmaya doğru giderken arka planda Türk Dili Ve Edebiyatı bölümünün yapmış olduğu çalışmalar olmasa ve benliğimize, özüme ait şeyleri unutsak nasıl Türk milleti olabiliriz.
Türk Dili Ve Edebiyatı 2022
Atalarımızın gelecek nesillere aktarmak istediği o Kutadgu Bilig, Divan-ı Lügatit Türk, Dede Korkut Hikayeleri, Orhun Abideleri hatta 2022 de bulunmuş olan Orhun Abidelerinden daha eski yazıtlar gibi eserler olmasa kim olduğumuzu, dilimizi, milletimizi, nasıl bilebilirdik. Unutulmuş ve kaybolmuş bir millet olurduk. İşte bunun gibi nice kıymetli olan eserler ve bu eserlerle ilgi birçok çalışmayı yapan ve yapmaya devan Türk Dili Ve Edebiyatı’nın artık bir önem kazanmasının zamanı geldi de geçiyor bile.
Türk Dili Ve Edebiyatı artık eski kıymetini ve değerini görmelidir. Yapılmış olan çalışmalar daha fazla gün yüzüne çıkmalıdır. Yaşamış olduğumuz bu teknoloji çağında yapmış olduğu çalışmalar hem Türk milletine hem de bütün dünyaya duyurulmalıdır. Çünkü basit bir millet değil köklü bir milletiz.
Yeni yetişip gelen çocuklarımıza Türk Dili Ve Edebiyatı yapılmış olan kıymetli çalışmalar ile eğitim verilmeli ve büyüyüp birer Türk genci oldukları zaman benliklerine, özlerine ait ne varsa hepsini ayrı sevmeli ve gururlanmalılardır. Yozlaşmaya doğru giden, dilini küçük gören ve bile isteye yabancı kelimeler katan Türk gençleri olmamalıdır. Kültürü ile milleti ile dili ile örf, adet ve gelenekleri ile övünen bunları hor görmeyen Türk gençleri olmalıdır.
O yüzden yaşamış olduğumuz bu popüler kültürde kendi benliğimizi unutmamak adına daha çok ön plana çıkan bir bölüm olmalıdır. Çünkü bu bölüm her ne yapıyorsa biz Türk milleti için yapıyorlar. Türk Dili Ve Edebiyatı bölümü kıymetsiz bir bölüm değildir ve hiçbir zaman da olmayacaktır.
