Kabine Toplantısı Başladı 01-03-2021
Kabine Toplantısı Başladı 01-03-2021; Tüm Türkiye’de gözler, bugünkü ‘yerinde karar’ döneminin ilk kabine toplantısına çevrildi. Toplantı saat 15:55’te başladı. Toplantıda düşük, orta, yüksek ve çok yüksek riskli olarak dört kategoriye ayrılan illerdeki risk durumuna göre lokantaların açılmasından yüz yüze eğitime, hafta sonu yasaklarından hafta içi kısıtlama saatlerine kadar kademeli normalleşme kararları alınacak. Alınan kararları Cumhurbaşkanı Erdoğan açıklayacak.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, kademeli normalleşme çerçevesinde bugün uygulamaya geçen “yerinde karar” döneminin ilk kabine toplantısına başkanlık ediyor. Beştepe’de saat 15:55’te başlayan toplantıda, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Bilim Kurulu’nun tavsiyeleri konusunda kabineye kapsamlı bir sunum yapıyor. Koca, mutasyonlu virüsün hangi illerde ne durumda olduğunu, illerdeki vaka tablosunu, alınabilecek tedbirleri ve esnetme önerilerini kabine üyelerine anlatacak.
Kabinede risk durumunun düşük olduğu illerde yüz yüze eğitime geçiş, lokanta, kafe, restoran ve kıraathanelerin açılması, hafta sonu sokağa çıkma yasaklarının esnetilmesi, hafta içi yaşlılar ve gençler için uygulanan kısıtlamanın normalleşme çerçevesinde kademeli kaldırılmasına dönük kararların çıkması bekleniyor.
Bilim Kurulu’nun kararları doğrultusunda bu kapsamda vaka sayısı bakımından düşük riskli iller grubunda yer alan Batman, Hakkari, Iğdır, Şırnak ve Muş, normalleşmeye en yakın şehirler olarak sıralanıyor.
ESNAFIN GÖZÜ KARARDA
Riskin düşük olduğu illerde bu hafta itibariyle lokanta, kafe ve restoranların tedbirli, mesafeli, sınırlı kapasite ve HES kodu şartıyla açılmasına dönük karar alınması planlanıyor. Söz konusu illerde hafta içi belli saatlerle, hafta sonu kısıtlamaların da esnetilmesine kesin gözüyle bakılıyor.
Erdoğan başkanlığında yapılan bir önceki kabine toplantısında 1 Mart’ta başlayacağı açıklanan normalleşme çerçevesinde yüz yüze eğitimin hangi illerde nasıl uygulanacağı da kabinede ele alınacak en kritik başlıklar arasında olacak. Buna göre vaka sayısına göre düşük riskli illerde yerinde karar dönemi uygulaması kapsamında yüz yüze eğitimin tedbirlere uyulması şartıyla kademeli başlatılması öngörülüyor.
Kabinede alınan tüm kararları Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Millete Sesleniş konuşmasıyla açıklayacak.
Kabine Toplantısı sona erdi 01-03-2021
TOPLANTI SONRASI CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN, HERKESİN MERAK ETTİĞİ KARARLARI AÇIKLIYOR:
Dün, siyasi tarihimizin en karanlık dönemlerinden birinin sembolü olan 28 Şubat’ın yıldönümünü geride bıraktık. 27 Mayıs, 12 Mart, 12 Eylül gibi milletin iradesini hedef alan bir darbe girişimidir. Sandıkla iktidara gelmiş hükümet, bir kısım medyanın, sermayenin içinde yer aldığı kirli senaryolarla istifaya zorlanmıştır. Sermayenin renklere bölünmesi, esnafından holdingine bu ülke için üreten şirketlerin ötekileştirmesi ekonomimizde derin yaralar açmıştır. Milletimizin milyarlarca parası bankalar vasıtasıyla dolandırılmıştır. Anayasal suç işleyenlerle ilgili hiçbir işlem yapılmamıştır.
Binlerce onbinlerce insanımız sırf inançlarından, fikirlerinden dolayı hukuksuzluğa maruz kalmıştır. Hemen her alanda toplumumuz ağır bir kuşatmayla karşı karşıya kalmıştır. Dereceyle çıktığı sahneden ağzı kapatılarak susturulan genç kızlar, kimliğindeki fotoğraf nedeniyle kanser tedavisi göremeyen nineler, 28 Şubat’ta garabet görenlerden birkaçıdır. Ne milletimiz, ne de üniversite kapılarında göz yaşı döken evlatlarımız, bu kirli zihniyetin yaptıklarını asla affetmeyecektir. Attıkları manşetlerle, köşelerinde yazdıkları iğrenç yazılarla darbe şakşakçılığı yapanlar, alınlarındaki o kara lekeyi asla silemeyecektir. Milletimiz o derin ferasetiyle daha 5. yılını doldurmadan, 28 Şubat zihniyetini sandığa gömmüştür.
Milletimizle sırt sırta vererek, meydanı eski karanlık Türkiye’ye günlerine döndürmek isteyenlere bırakmayacağımızı gösterdik. Türkiye’de milli iradeyi yeniden egemen kıldık. Cumhur İttifakı çatısı altında hayata geçirdiğimiz Cumhurbaşkanlığı sistemiyle tarihimizin en büyük reformunu ülkemize kazandırdık. Bu kazanımları daha güçlü, daha büyük atılımla perçinlemek için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Attığımız her adımda olduğunda olduğu gibi İnsan Hakları Eylem Planı‘nda darbe döneminin açtığı sıkıntıları gördük. Yeni ve sivil anayasa teklifini tüm platformlarla tartışmaya açarak yola çıkıyoruz. 10 yıldır ülkemizin gündemine getirdik. Maalesef sivil bir anayasaya kavuşamadık. İnşallah bu sefer başaracağız. Korkularla, önyargılarla hareket edersek ne tarih ne de milletimiz bizi affeder. Gelin ülkemizi darbe anayasalarına mahkumiyet utancından kurtaralım. Gelin cumhuriyetimizin 100. yılını sivil bir anayasa ile karşılayalım. Cumhur İttifakı olarak, Yeni ve Sivil Anayasa‘yı tamamlayarak milletimize sunmakta kararlıyız.
‘BİZİM İÇİN ÖNEMLİ OLAN EKONOMİK BÜYÜMENİN TÜM KESİMLERE ULAŞMASI’
Tarih böyle bir büyük daralma, milyonlarca kişinin işsiz kalmasına ve ülkeler arasındaki gelişmişlik farklılıklarının artmasına neden oldu. Bugün hala aşıya ulaşamayan 100’ün üstünde ülke bulunuyor. Türkiye, böyle bir süreci başarılı yürüttü ve yürütmeye devam ediyor. 2020 büyüme oranı izlediğimiz büyüme politikalarının somut örneğidir. Hindistan %8, Japonya %4.8 oranında Amerika %3,5 oranında küçüldü. İhracatımız, yüzde 9.6 artışla 16 milyarı aşmıştır. Gelişmeler ihracattaki artışın önümüzdeki aylarda da süreceğine işaret ediyor. Elbette ki biz bununla yetinmiyoruz. Bizim için önemli olan ekonomik büyümenin tüm kesimlere ulaşması ve büyüme ile birlikte istihdamın kalıcı olmasıdır.
Hedefimiz her bir vatandaşımıza dokunacak, sağlık ve istikrarlı büyümenin orta ve uzun vadede sürmesidir. Bu hedefe giden yol fiyat istikrarından geçiyor. Burada da karşımıza verimlilik artışı ihtiyacı ortaya çıkıyor. Bir ekonominin yapısal gücü ne kadar yüksekse şoklara karşı direnci de o kadar artar. Bu tip küresel dalgalanmalar ne ilktir ne de son olacaktır. Bizim için önemli olan bu tip risklere karşı sağlam, ekonomik işleyişi tesis etmektir.
‘TÜRKİYE SALGIN SONRASI DÜNYANIN YÜKSELEN YILDIZI OLACAKTIR’
İstikrarının sağlanmasına üretken kapasitenin geliştirilmesine bunu niçin çok önem veriyoruz. Biraz önce ifade ettiğimiz İnsan hakları eylem planıyla ekonomi alanında hayata geçireceğimiz reformun hazırlıklarını sürdürdük. Çözüm odaklı bir yaklaşımla üzerine gideceğimiz alanları öncelikli hale getirdik. Biliyorsunuz her zaman söylüyorum, biz kısa mesafe koşucusu değil, maraton koşucusuyuz. Farkımız bu. Bu anlayışla hazırladığımız ve önümüzdeki hafta açıklayacağımız reformları, kararlılıkla açıklayacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın. Türkiye, inşallah salgın sonrası dönemin dünyada yükselen yıldızı olacaktır. Atacağımız adımlarla riskleri en az indirecek, karşımıza çıkan fırsatları en iyi şekilde değerlendireceğiz.
AVRUPA’DA TÜRK VATANDAŞLARINA IRKÇI SALDIRILAR
Korona virüs salgını sağlık krizi olmanın ötesinde batıda sosyal hastalıkların artmasına sebep oluyor. Hemen her gün AB’deki vatandaşlarımızı hedef alan ırkçı saldırıların haberini alıyoruz. Her ne kadar Avrupalı yöneticiler yüzleşmekten kaçsa da istatistikler tehdidi göstermektedir. Sadece 2020 yılında Almanya’da 40’ü bizim insanlarımız olmak üzere toplam 900 saldırı görülmüştür. Avrupa’da camilere 121 eylem yapılmıştır. Rapor edilmeyen saldırıların en az 4-5 katı olduğunu tahmin ediyoruz. Rapor edilen saldırılarda, suçluların peşine düşmektense saldırıya uğrayanı hedef alıyorlar. Fransız İçişleri Bakanı’nın ırkçı partiliyle, “Kim daha çok İslam düşmanı savaşına” girmesi, insanlık ve Avrupa değerleri adına utanç vericidir.
Batılı kurumların İslam düşmanlığı karşısında 3 maymunu oynaması endişelerimizi daha da arttırıyor. Böylece bu suçlar önemsizleştirilerek ırkçılığın önü açılıyor. Sırf kimliklerinden dolayı 8’i Türk 10 kişiyi katleden bu ırkçı örgütler, maalesef hak ettikleri cezayı almamıştır. Avrupalı devletler, bu tehdidi önemsizleştirmeye çalışsa da Türkiye olarak daha aktif rol oynamaya kararlıyız. İnşallah, Avrupa‘daki hiçbir vatandaşımızı ırkçılar karşısında yalnız bırakmadık, bırakmayacağız.
‘YENİ KONTROLLÜ NORMALLEŞME SÜRECİNİ BAŞLATIYORUZ’
Bilindiği gibi 18 Mart 2020’de bilim insanlarımız, iş dünyamız ile yaptığımız toplantılarda ortak akıl ve kapsamlı tedbirleri milletimizle paylaştık. Süreç içinde aldığımız tedbirlerden etkilenen tüm kesimler için ilave destek paketleri oluşturduk ve uygulamaya geçirdik. Kimi ülkelerde, sağlık hizmetlerinde eksiklikler nedeniyle ortaya çıkan kaos ikliminin oluşmasına Türkiye’de izin vermedik. Türkiye sağlık hizmetleri, önleyici tedbirler bakımından her kesin takdir ettiği bir noktada durmaktadır. Örnek alınan bir ülke konumundayız. Bugün 9 milyon aşılamayla dünyada İlk 5 ülke arasında yer almaktadır. Birilerinin sürekli sorduğu TÜRKİYE CUMHURİYETİ MERKEZ BANKASI rezervlerindeki hareketliliğin aslında bu dönemde verilen mücadelenin ne kadar zor olduğu göstermektedir. Salgının seyrine göre ihtiyaç duyulan halkımızın her bir ferdinin yanında yer almayı sürdüreceğiz. Salgınla mücadele stratejimizi sürekli güncelliyoruz. Bugün itibariyle yeni kontrollü normalleşme sürecini başlatıyoruz.
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN YENİ KARARLARI AÇIKLADI
- Aksi bir durumda yani salgın artış eğilimine girdiği yerde kısıtlamalar genişletilebilecek. Her ilimiz salgın tedbirlerinin orada ne düzeyde uygulanacağını kendileri belirleyecek.
- Hafta sonu kısıtlaması düşük ve orta riskli illerde tamamen kalkarken yüksek ve çok yüksek illerde bir müddet daha pazar günü devam edecek.
- Akşam 21 ile sabah 5 arasındaki sokağa çıkma sürecek.
- İlkokullardaki 8. ve 12. sınıflarda eğitim öğretime açılacaktır.
- Orta ve düşük riskli bölgelerde orta ilkokul liselerdeki eğitim başlayacaktır.
- Restoran, lokanta ve kafeterya gibi yerler çok yüksek iller dışında sabah 7 akşam 19 saatleri arasında %50 kapasite ile sürdüreceklerdir.
- Halı saha ve havuz düşük riskli illerde gibi yerler sabah 9 ile akşam 19 arasında faaliyetini sürdüreceklerdir.
- Sokağa çıkma saatler 65 yaş üstü 21 yaş için orta ve düşükte kaldırılırken, yüksek ve çok yüksek yerlerde çıkma süreleri arttırılacaktır.
- Sivil toplum kuruluşları, kooperatifler vb kuruluşlar düşük, orta, yüksek illerde katılımı 300 kişiyi geçmeyecek şekilde yapılacaktır.
- Hedefimiz mümkün olan en kısa sürede ülkemizin tamamında normalleşme sürecini tamamlamaktır. Salgın boyunca her konu da öncü ve örnek olan Türkiye’nin kısıtlamaların gevşetilmesi, tamamen kaldırılması hususunda aynı başarıyı göstereceğine yürekten inanıyorum.